6 Ocak 2019 Pazar

Birhan Keskin' den...

‪Kış (tekrar) gelmişti. İçerilere, yaza benzeyen sıcak odalara, camlarından damlalar süzülen pencere arkalarına geri çağrılmıştık. ‬
‪Kıştı; büyük sessizliğiydi dünyanın.‬
‪Neden, sebep, özlem, isyan tanımazdık. Ve tabii böylece alınganlık ve kırgınlık da. Ne ben onu aradım ne de o beni. Kış gelmişti işte, ve biz içeriye çağrılmıştık o kadar.‬
‪Yaz beni kendi vadimden çıkarmış, onun beyaz gülüşüyle tanıştırmış, onunla doyurmuştu. ‬
‪Ne kıştan yakınacak ne yazı özleyecek sebebim vardı. ‬
‪Yazlık sinemanın tahta sandalyeleri büyük alanın bir köşesinde üst üste istif edilmiş, üstleri geniş bir naylonla örtülmüştü. ‬
‪Hayattı; hâlâ yekpâreydi. ‬
‪Kış gelmişti işte ve biz içeriye çağrılmıştık.‬

Hiç yorum yok: