31 Ağustos 2014 Pazar

İnsan Biraz...

Emeğini,
Yüreğini,
Sevgisini,
Ellerini,
Gözlerini,
Güzelliklerini,
İçini
Koyacak ortaya...
Bakacak şöyle...
Bakarken yakacak...
Yoksa ne anlamı var ki?...

Sezen Aksu--İki Gözüm Seneler Geçiyor...


İki gözüm seneler geçiyor...

1 Tane...

Bile ....
...................
Böyle
..........................
...

Gerçekçi Çizimler...

Karla Mialynne New York’ta yaşayan genç bir Amerikalı illüstratör.
Onun etkileyici resimleri çoğunlukla sulu boya, renkli kalemler ve akrilik boyalardan oluşmakta, zaten  eserlerinin yanında kullanılan tüm araçları fotoğraflarda görülmekte
Mialynne çizimleri oldukça şaşırtıcı zaten çalışmalarında bu etki fazlasıyla görülüyor. Çalışmalarında ayrıntılara verilen önem gerçekten inanılmaz.









Sezen Aksu - Unut (1988)

Mitolojide Echo ve Narcissus' un Hikayesi...

......................................
Bir veliye tevhid (birlik) nedir diye sorulmuş. Verdiği cevap çok manidardır: “İki ayna arasında bir elmadır.” İki ayna arasındaki cisim sonsuza çıkar; ama bir tanedir. Mesnevi’ nin ilk beyiti şöyledir:  “Ten canın aynasıdır, can tenin. Lakin olmaz can gözü her kimsenin.”
 “Mevlana’nın Mesnevî’sinde anlatıldığı üzere, adamın biri yolda bir ayna bulur. Çirkindir, aynaya bakınca kendini görür ve çok çirkin olduğunu anlar. Sonunda aynayı tekrar yere atar ve şöyle der: “Boşuna değil, sahibin seni atmış, terk etmiş.””Herkes kendi özündekini, kendi yansımasında görür.
 “Hz. Muhammed’e bir gün Ebubekir bakar bakar sonra dayanamayıp “Ne güzel insansın” der. Hz. Muhammed cevap olarak “Haklısın” der. Bir süre sonra biri öfkesini dile getirir, “Ya Muhammed ne kadar itici ve çirkin bir insansın” der. Hz. Muhammed ona da “Haklısın” der. Ebubekir bunun üzerine sorar; “İkimiz iki zıt şey söyledik ama ikimize de haklısın dedin bu ne demek oluyor?” Hz. Muhammed “Ebubekir ben bir aynayım, herkes bana bakar ve kendinde olanı görür. Sen bende sende olan güzelliği gördün, o da kendinde olanı gördü” der.”
 Her insan birbirinin aynasıdır. Sevdiklerimiz ayna tutar bize, biz kendi özelliklerimizin yansımasını görürüz onlarda. Anlatıdan basit çıkarım için Echo’nun aşkı ve Narcissus’un duyarsızlığı yeterlidir. Oysaki su: “Her şey sendedir” der. “Kendine, özüne, derinlere bak” der. Ona diğer insanlar gibi ayna olur. Ayna saydam bir camın arkasındaki “sır” denilen ve çok ince metal bir tabakanın sürülmesinden elde edilen bir âlettir. Aynaya maddi anlamda güzel görünmek için bakıyor olsa da, kendi manevi güzelliklerini, derinliklerini görebilmek için aynaya bakmak insanı heyecanlandıracaktır. Özünü gören, bilen, tanıyan, idrak eden insancık olmaktan çıkıp ehil insan olur. “Nefsini bilen, Rabbini bilir.”
 Gözler kendini görmekten aciz olmamalıdır. Öz özünü bir başkasının gözünde görecektir. İbni Arabî’nin dediği gibi: “ Senin Tanrın senin aynandır ve sen O’nun aynasısın. Ben sendeyim ve sen de bendesin.” Kişi önce kendisine karşı dürüst olmalı aynada gördüğü eserinden memnun olup onu geliştirmeye devam etmelidir. İnsanoğlu, kendi benliğini ve iç dünyasını arındırmalıdır. “Ölüp Tanrı katına çıktığımızda, Yaratıcımız bize “Neden Mesih olmadın?” diye sormayacaktır. Tek soru: “Neden kendin olmadın?” olacaktır.”
............................
Berk Yüksel' in Yazısı...
Haberin Kaynağı:

Bir Havuz Olsa...


Şöyle atsam kendimi serin serin...

Söylüyoruz da Acaba Yapabiliyor muyuz?...

Evet Ya Lütfen Artık...

Lütfen!
Kullanmayın artık bu sözü. Başka bir şey deyin birbirinize onun yerine duygularınıza daha denk düşen bir şey…
Benim aklıma gelmiyor ama siz bulursunuz. Ne de olsa sizin duygularınız…
“Seni seviyorum” öyle “Kendine iyi bak” gibi bir söz değildir.
Laf olsun diye söylenen…
Birine “Seni seviyorum” dediğinizde hakkını vereceksiniz.
Bir k…ere onu gerçekten seviyor olmanız lazım.
Yani öyle dokununca geçiverecek arzularla falan karıştırmayacaksınız.
Birine “Seni seviyorum” dediğinizde, bir saat eksik uyumayı göze alabileceksiniz onu daha çok görmek uğruna.
Birine “Seni seviyorum” dediğinizde, elini tutmak da önemli olacak başka şeyler kadar.
Birine “Seni seviyorum” dediğinizde, “Sevgilimsin” de demiş olduğunuzu bileceksiniz.
Birine “Seni seviyorum” dediğinizde, onu özleyecek, düşünecek, merak edeceksiniz.
Birine “Seni seviyorum” dediğinizde, onun gözü telefonda
(evet, cep telefonu çıktığından beri kulak değil gözler telefonda) aramanızı beklediğini unutmayacaksınız.
Birine “Seni seviyorum” dediğinizde, belki ömrünüzün sonuna kadar değil ama hiç olmazsa yarın, öbür gün de seveceğinizden emin olacaksınız.
Nasıl?
Çok mu zor?? Fazla mı zahmetli???
İnsanın birini sevip sevmediği tam da böyle belli oluyor arkadaşlar. Sevmeyince “iş” gibi geliyor bütün bu saydıklarım.
O zaman “Seni seviyorum” demeyeceksiniz. Bu kadar basit. Bir gün farkında olmadan bütün bunları yapıyor olduğunuzu görünceye kadar.
Şimdi “Ne var bunda? Keşke herkes birbirine bolca ‘Seni seviyorum’ dese diye düşünenler olacaktır.
İyi. O zaman birbirini gerçekten sevenler yeni bir söz bulsunlar söyleyecek.
“Seni seviyorum” orta malı olsun. Zaten oldu olacağı kadar…

Necati Ekmekçioğlu ne güzel yazmış...
Haberin Kaynağı...

Fotografia' dan...

Uzun yollardan geldim, sana geldim. 
Yoruldum, duruldum bir nehir bunca sene yatağını mı arar? 
Aradım. 
Aktım. 
Aç sadrını sana geldim..! 
Beklediğin bendim..!
Aradığım sendin..!


 Fotografia

Herşey Bitmiştir Artık-Rana Alagöz-Eski Şarkılar

Zeki Müren - Eskimeyen Dost

Kahraman Tazeoğlu' ndan...

Senin yalan ve ihanete ödediğin bedelin çok daha ağırını ben dürüstlüğüme ödedim.

Kahraman Tazeoğlu


Günün Bu Saatinde Olur mu Demeyin...


Kahve her saat harika gider...



Ağzın Bal Yesin Akrepçim... :)))

AKREP
Geçen ay hazırladığınız projeleri insanlara anlatma dönemine girdiğinizin bilincinde olmalısınız. Artık biraz kalabalıklarda olmak, derdinizi, davalarınızı, emeklerinizi anlatma zamanı. Maalesef öyle rengarenk bir sosyal hayattan bahsedemiyorum hala. İşleriniz dolayısıyla tanıştığınız ve sizin başarınıza katkısı olacak kişiler ile sosyalleşme döneminde olacaksınız. Bu etkiden faydalanmanın en güzel yolu, sıkıştığınız noktalarda, kendi kendinize çareler üretmeye çalışmak yerine, insanlardan yardım almaktır. Tam da ihtiyacınız olan kişilerin etrafınızda olduğunu bilmelisiniz. Tek yapmanız gereken iletişime geçmek ve yardım talep etmek. Akrep’in verdiği ketum tutum burada işe yaramaz. O yüzden bu güzel etkilere karşı durmayın. Her zamankinden daha fazla konuşun.

Şu çekinme kısırdöngüsünü bir kırabilsem sonrası gelecek ama...

Ne Güzel :)...

Bütün zekamı,yeteneğimi,şöhretimi, es​​erlerimi akşam eve zamanında gelip gelmeyeceğimi merak eden bir kadın için feda edebilirim! 

Shaw

:) (Ben de adam...)

Halil Sezai-Yanıma Gel ( Klip )

Çok Güzeldi...

Merhabalar efendim bu saate kadar bloguma gelememiştim ama şimdi buradayım.
Geçen hafta içinde bir kaç gece arayla gördüğüm bir manzarayı aktarmak istiyorum...


Gecenin bir vakti balkonda otururken gördüğüm manzara harikaydı.
Bir yıldız kaydı...
Ne muhteşem bir parlayış ve yok oluştu. 
Üstelik bir kaç gece içinde ikinci kere aynı manzarayı görmek güzeldi...
Derler ki yıldız kaydıysa birisi ölmüştür...
Kötü bir şeyi çağrıştırıyorlar oysa ışık akarken görünen manzarayı düşünse insanlar.
Bilimsel açıklamasında ise biraz araştırınca şunları okudum...

".....Bunlardan Dünya'nın yakınından geçerken çekim alanına girenler, hızla atmosfere dalarlar. Sürtünmeden dolayı ısınırlar, yanarlar ve arkalarında parlak, çizgi gibi bir iz bırakırlar. Sonunda tamamına yakını, düşüşün son anında görülen parlamayı takiben yok olurlar."

Biraz fazla bilimsel geldi bana bu açıklama çokça da yavan...
Ne olursa olsun açık havada görülen bu şölen tadındaki görüntü çok güzeldi...
Biraz duygusal bakış farklı sonuçlara götürebiliyor bu doğa olayını...
Umarım herkese kısmet olur yıldız kayması izlemek...

Uykuuu...


Geldin iyiceee...
İyi geceler hepimizeee...

30 Ağustos 2014 Cumartesi

Halil Sezai - Adini sen koy original

AYTEN ALPMAN SEN BENİM ŞARKILARIMSIN

Belkis Ozener Ben Seni Unutmak Icin Sevmedim

Çok Fazla...

Yazamıyorum bu aralar, çok fazla okuyamıyorum da...
Hoşuma giden şarkılar, müzikler...
İşte bu ara böyle...
Biraz sıcak, biraz can sıkıntısı işte...

Haluk Bilginer Böyle Bir Kara Sevda (uzun versiyon)

Öyle Böyle Değil...

..........
:(

Beni...


Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın...
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın...
........................
:.................
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı...
Beni bensiz bıraktın, beni sensiz bıraktın...
...........

Yine Bu Saatte Geldim...


GÜNÜN ÖZETİ
Gün sıcak, yollar kapalı iyi akıl sağlığımızı kaybetmeden gelebildik eve...
Üstümüzde bayram nedeniyle uçaklar gösteri yapıp kulakları sağır eden gürültüsüyle dört dönüyorlar.
Ama biz yollarda per perişan.
:)
Bir Cumartesi de böyle geçti.
Bakalım yarın neler olacak, neler göreceğiz?...


29 Ağustos 2014 Cuma

Akreppp...

AKREP: Kendinizi sebepsiz yere çok fazla zorluyorsunuz. İnsanlarla yaşadığınız iletişim kopukluğu ve olumsuz giden bazı şeyler sizi iyice karamsar yapabilir. Kendinize hakim olun ve olayları akışına bırakın.

Biri beni izleyip izleyip de mi yazıyor bunları?
:)))

Mezdeke - Ya El Yelil


:)))))

Sanki Boğuluyorum...

Sıcaklar bir yandan, sağlıksızlık diğer yandan...
........
Biraz bir yerlere gidebilsemm...
Ahhh gidebilsemmm...

Günaydınlar...


Sabahın kurabiyesi afiyetle yenir...
:)
Nefis toprak kokulu yağmur serinliğiyle gelen bir kurabiye kokusu...
***
Sevgi, esenlik ve mutluluk dolu bir sabaha daha uyandık...
Güzel günler olsun...


Kayahan' dan "Sabahlar Uzak..."
Dinleyelim.
***
Sabahlar uzak bu sevda tuzak bana
Çok zaman geçti sabrım yok yarınlara
Kaçıncı hasret kaçıncı yalnızlığım sigaramın ucunda
Şimdi yanımda, yanımda olacaktın
Bıraktın beni sevda yokuşlarında
Kuşlar uçurdum, akşamdan sabahlara
Sigaramın ucunda yanar hasretin
Vurur canevimden ellerime kelepçeler vurur
Gel vefasız, gel vicdansız
Çağırmazdım acil olmasa
Gel insafsız ah kitapsız
Yanıyorum arzularınla
Aynalarda gözyaşım var
Ağladıkça yangın çıkar gözyaşlarımdan

Gerçekten inanıp sevseydin beni
Böyle sabahları bekler miydim hiç
Çoktan yanımda olurdun çoktan
Gece üç beş nöbetlerine dikmezdin beni
Sensiz kaldığım ilk günden beri
İçimde bir umut vuslata dair
Akşamları imzaladım gözyaşlarımla
Seni aramıyor seni sormuyorsam
Bu senden vazgeçtim demek değildir
Bir daha böyle sevecek olsam bir kalemde silerdim seni

Gel vefasız, gel vicdansız
Çağırmazdım acil olmasa
Gel insafsız ah kitapsız
Yanıyorum arzularınla
Aynalarda gözyaşım var
Ağladıkça yangın çıkar gözyaşlarımdan
Aynalarda hatıralar
Dayanamam firar eder aklım başımdan

***
Sözleri de böyle...

Bi çay?
Ya da kahve?
İkisi de güzel gider...

Uykuuu...


Geldin hem de fena halde...
İyi geceler hepimizeee...

Ezginin Günlüğü - Leyla

Birhan Keskin' den...

Hiçbir aşk titremez sonsuza değin 
Bütünlüğünü yitirişinden ölür bir mum 
ve insan acıdan ölür bir gün.


Birhan Keskin...

Gün Gelir...

Güzel Söz...

Altı Muhteşem Söz...


Murathan Mungan' dan...

Kimse sandığı kadar dayanıklı değildir.
Herkes bir gün incinir…
Murathan Mungan 

Beautiful Ethnic Music - HD - Faran Ensemble



Faran Ensemble...
Çölün ortasına bağdaş kurup oturarak yaptıkları naif müzikle dünyaya kendilerini dinleten,
ellerinde ud, kemençe, perküsyon gibi enstrümanlarla
Arap-Türk ezgileri ve kulağa hoş gelen
Azeri, Farisi, Mizrahi esintileri harmanlayarak yaptıkları etnik müzikle sanat icra eden grup...


MARK ELIYAHU - "Coming Back" (OFFICIAL MUSIC VIDEO)

Düğme...


Aşk...


28 Ağustos 2014 Perşembe

27 Ağustos 2014 Çarşamba

Feridun Düzağaç-Düşler Sokağı

İlişkinizi Öldürmeyin...

İlişkileri öldüren 4 sebep

İlişkileri öldüren 4 sebep John Gotman çiftleri 5 dakika dinleyerek ileride boşanıp boşanmayacaklarını yüzde 91 oranında doğru tahmin edebildiğini iddia ediyor. Araştırmacı yazarın kitabında, ilişkilerin bitmesine sebep olan en önemli 4 sebep, "Mahşerin 4 atlısı" olarak adlandırılıyor. 27 Ağustos 2014 İlişkileri öldüren 4 sebep
John Gotman 40 yıldır evlilikler üzerinde araştırmalar yapıyor. Çiftler onun workshop'larına katılarak ilişkilerinin kötü gitmesini engellemeye çalışıyor. Gotman'ın ABD'de çok satan kitabı 'The Seven Principles for Making Marriage' (Evliliğin 7 İlkesi) henüz Türkçe'ye çevrilmedi ama Gotman Türkiye'de de ünlü bir isim. 40 yıldır 3 bin çiftin üzerinde araştırmalar yapan ve ilişkiler/çift terapisi konusunda Gottman Enstitüsü'nü kuran araştırmacı, mutlu bir evliliğin sırlarını ve boşanmanın çeşitli tekniklerle önlenebilir olduğunu söylüyor.
Gotman kitabında evlilikle ilgili yanlış inanışları çürütüp ilişkilerin kötü gitmesinin sebebini ve bununla ilgili ne yapılabileceğini anlatıyor.
MAHŞERİN 4 ATLISI
Ayrılıkların birçok sebebi var ama Gotman'a göre bu sebeplerin ana çekirdeğini 'mahşerin 4 atlısı' isimli kısım oluşturuyor. Bu şu demek: İlişkinizde, aşağıdaki 4 gösterge varsa bu bir alarm işaretidir!
1- KİŞİSEL ELEŞTİRİ
Sevgilinizden, eşinizden bazı konularda şikayetçi olmanız normal ama eleştiri daha geniş çaplı bir kavram. Onun karakterini eleştirmek; davranışına değil, kişiliğine saldırmanız anlamına geliyor.
2- AŞAĞILAMAK
Lakap takmak, gözlerini devirerek konuşmak, küçümsemek, taklidini yapmak ve düşmanca davranışlar... Bunun gibi hareketler, mahşerin 4 atlısının en kötü bölümünü oluşturuyor çünkü ilişkilerde nefret yaratıyor. "Partnerinizin sizden nefret ettiğini hissediyorsanız sorununuzu çözmek neredeyse imkansızdır" diyor Gotman.
3- SÜREKLİ KENDİNİ SAVUNMAK
Bu davranış partnerinizi suçlamanın en ağır yoludur. Sonuçta ona şunu söylemiş olursunuz: "Sorun bende değil, sende!" Savunmak sadece tartışmayı alevlendirmeye yarar; başka bir şeye değil.
4- HER TÜRLÜ TEMASI ENGELLEMEK
Konuşmalarına dikkat vermemek, ilgisiz kalmak... Bu davranış, partnerinizin sizden uzaklaşmasıyla beraber, duygusal olarak da ilişkiden kopmasına sebep olur.
EVLİLİKLE İLGİLİ EN BÜYÜK KAVRAM
Gotman'ın araştırması, fikir ayrılıklarının evliliği öldürmediğini; aksine, çiftlerin bununla rahatlıkla başa çıkabileceklerini gösteriyor.
Çiftlerin yüzde 69'unun sorunu anlık değil, uzun vadeli çözülemeyen problemlerden oluşuyor. Bu sorunlar yıllarca tartışılıyor ama bir türlü sonuca erdirilemiyor. Uzun zaman birbirlerinin fikrini değiştirmeye çalışıyorlar ama asla başarılı olamıyorlar. Çünkü aralarındaki en büyük anlaşmazlık; birbirlerinin hayat tarzlarını, kişiliklerini veya değerlerini görmezden gelmeleri. Gotman; "Kişilik farklılıklarıyla baş etmeye çalışmak yanlızca vakit kaybıdır ve evliliği mahvetmekten başka bir işe yaramaz" diyor. Peki iyi evlilikler bu tür sorunları nasıl çözüyor? Cevabı basit: Birbirlerini oldukları gibi kabul ediyorlar. Yaşadıkları sorunları ilişkilerinin bir parçası olarak görüyorlar. Hatta fiziksel bir rahatsızlıkmış gibi doğal karşılıyorlar. Diz burkulması, bel ağrısı, bağırsak bozulması gibi... Bu sorunları da elbette sevmiyoruz ama onlarla başa çıkabiliyoruz. İyileşmeleri için elimizden geleni yaptıktan sonra, unutuyoruz gidiyor!
Psikiyatrist Dan Wile, 'Balayından Sonra' adlı kitabında şunları söylüyor: "Uzun süreli bir partneriniz varsa kaçınılmaz şekilde kendinize özgü problemler yaratırsınız. 10, 12, hatta 15 yıl boyunca bu sorunu sırtınızda taşırsınız."
İLİŞKİNİZİ KURTARABİLECEK 3 İPUCU
1- BİRBİRİNİZİ GERÇEKTEN TANIMANIZ HAYATİ DERECEDE ÖNEMLİ
Duygusal olarak akıllı çiftler birbirlerinin dünyasını çok yakından tanırlar. Bu çiftlerin hayatında kavramsal olarak da zenginlik vardır. Birbirlerinin geçmişlerindeki en önemli anları bilir, bugün neler hissettiğini, ailesinde neler olup bittiğini yakından takip eder.
2- TARTIŞMA SIRASINDA "SEN" DEĞİL, "BEN" SÖZCÜĞÜNÜ DAHA SIK KULLANIN
Sadece bunu yapmak bile duygularınızı daha kolay ifade etmenize yardımcı olup partnerinize saldırmanızı önler.
3- EN ÖNEMLİ SORU: "GÜNÜN NASIL GEÇTİ?"
Hem çok faydalı, hem de küçük bir egzersiz. Akşam bir araya gelindiğinde birbirinize gününüzün nasıl geçtiğini anlatın. Günün stresini atmak ve ilişkinize canlılık kazandırmak için birebir..
BAZI DİĞER NOKTALAR
- Mutsuz birliktelikler, kişilerin hastalığa yakalanma oranını yüzde 35 oranında artırarak, insan ömrünü 4 yıl kısaltıyor.
- Tartışmaların sonucu, ilk 3-15 dakika içinde belli oluyor ama biz bunu fark edemiyoruz.
- Çiftlerin yüzde 94'ü ilişkilerinin mutlu anlarını hatırlıyor. Eğer mutlu anlarınızı artık hatırlayamıyorsanız bu ilişkinizin yardıma ihtiyacı olduğuna dair güçlü bir işarettir.

Haberin Kaynağı:

http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/hayat/27081266.asp

Günaydın...


Bence büyüme, bence öylece kal...
Bence umudunu, geleceğini hiç yitirme...
Ya da her şeyi gönlünce yapan bir büyük ol.
Sev, yaşa, hayat dolu ol.
Al yanına tüm güzellikleri, aç kollarını sarıl sıkı sıkı...
Yüzün hep gülsün, gönlün hep sevgi dolu ve için aydınlık olsun...
***
Günaydınlar...
Huzur istiyorum sadece huzur...
Hepimiz için...
:)
Gökyüzündeki yıldızlar kadar çok...


Yüzünü dökme küçük kız 
Bırak üzülmeyi 
Bir tek misin bir düşün 
Unutan sevilmeyi 

Her siyahın bir beyazı 
Gecelerin gündüzü de vardır 

Yüzünü dökme küçük kız 
Kızma onlara 
Yalnız sen misin bir düşün 
Zincir oranda buranda


Her tutsağın bir kaçışı 
Uykunun uyanışı da vardır 

Yüzünü dökme küçük kız 
Yaşamın anlamını bul 
Sonra dinle kendini 
Yolunu bil 

Her siyahın bir beyazı 
Gecelerin gündüzü de vardır...

Dinleyelim...
Susup, uzaklara dalıp...
Sadece dinleyelim...

Uykuuu...


Geldin artık haydi iyi geceler hepimizeeee...

Biliyorum...

Hiç biri benim için değil ama bekliyorum...
İşim yok ya beklemek kolay geliyor.

Birhan Keskin' den...

N’olur uyuma.
Yağmur.
Sakin sakin.
Ara ara yağıyor
Uyuma!
Her şey, 
Artık her şey tüccarların elinde.
Biz seninle
Kışa girmiş iki sardunya gibi
Oturacağız, 
Bekleyeceğiz, 
N’olur uyuma!


Birhan Keskin...

26 Ağustos 2014 Salı

Başıbozuk - Yak Işıkları

Süper Olmuş Teşekkürler Size...


Anıtkabir, Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nin 92'nci yıldönümünde, 
Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün canlı portresini oluşturacak 6 bin kişiye ev sahipliği yaptı. 
Rekor denemesindeki etkinliği Guinness yetkilileri de izledi.

Yaşlılarla Sohbet...


Bitmiyor anacım :)))) ...
Bu yaşlılarla sohbet iyi güzel de...
Çok küçüklüklerinden başlıyorlar anlatmaya;
Mesela 90 yaşındaki birisi 14 yaşından başlıyor anlatmaya konu dönüp dolaşıp akrabalarına geliyor, Sami dedesinin yaşadıklarını ekliyor ayrıca Hadiye ninesinin yaptığı böreklerin tadını hiç unutmadığını söyleyebiliyor. Hem de o börekleri öyle bir anlatıyor ki...
Kalkıp insanın  börek yapası geliyor.
Bakalım ömrümüz varsa bizler 90 yaşına gelince ne anlatacağız empatisini yaparak dinliyorum, dinliyorum belki ellinci defa dinliyorum.
----
Ahahahaaa...
O zamanların bayramlarından, aldıkları harçlıklardan yedikleri keten helva ve leblebi tozundan, akide şekerinden bana bir uyuşma geldi gibi.
:))))
Bu iş böyle sürer gider...
Anacıım, babacıııııım siz hepiniz bir arada oturup birbirinize anlatsanız da bizim beyinler biraz tatil yapsa ne güzel olur diy mi?
:)))
Nasılsa biz de anlatacağız olan bitenleri o yaşa gelirsek...
:))))))))))))))))

Günümüz Aydın...


Gönlümüz şen olsun.
Bugünümüze binlerce şükürler edip güzel geçmesi için her türlü çabayı gösterelim...
:)


Mutlu olmak için 
"Gitmem gerek bu şehirden"
Düş Sokağı Sakinleri' nden dinleyelim.
"Ha gayret güzelim gayret, biter elbet bu yağmur sabret..."
:)
İnşallah biter...

Teoman - Aşk nedensız sevmekmış


"Midem bulanıyor galiba dünya tuttu..."
......

Murathan Mungan' dan...

25 Ağustos 2014 Pazartesi

Mor Karbasi Morenica

Nesrin Sipahi - Madem Ki Gidiyorsun Bırakıp Burda Beni

Mustafa Sağyaşar - Kara Gözlüm Efkârlanma Gül Gayrı

Mehmet Erdem - Yalan (JoyTurk Akustik)

Paramparça...



......................

Nazım Hikmet 'ten...

GÖZLERİNE BAKARKEN
Gözlerine bakarken
Güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma,
Bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde
Kayboluyorum...
Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum,
Durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin:
Sırrını her gün bir parça veren
Fakat hiç bir zaman
Büsbütün teslim olmayacak olan...
Nazım Hikmet Ran

Fırsattan İstifade...


Çay keyfi...
:)

Günaydın...


Yeni bir haftaya başlıyoruz her şeyin en yenisi, en iyisi bizim olsun...
Mutlu ve huzur dolu günler dilerim hepimize...


Pinhani söylüyor
"Yitirmeden"
Hayatımızın değerini "Yitirmeden" anlamamız dileğiyle...
Dinleyelim.
Ben kahvemi aldım sabahın bu saatinde serin balkonumda oturuyorum ve dinliyorum...
Kahve sabahın keyfi benim için herkese tavsiye ederim.


Sustum...
Zamanı gelip de konuşuncaya kadar...