19 Aralık 2015 Cumartesi

Muhteşemmmm Yüzyıl... Kösem...


Zevklerin ve renklerin tartışılamayacağı gibi bir konu bu.
İzleyenler kadar izlemeyenlerin de hatta nefret edenlerin de çok olduğu bir dizi. Ben genellikle boncuklarımın içine gömüldüğüm için dinliyorum daha çok.
En çok dikkatimi çeken ses Derviş Mustafa yani Mehmet Kurtuluş' a ait olan ses tonu.
Ve Mete Horozoğlu' nun cevval rolü.

Roller güzel oynanıyor. Herkes elinden geleni yapıyor.
Ama bazen Hülya Ayşar' ın sesini duyunca kafamı gömdüğüm boncukların içinden çıkarıp bakıyorum. Gözüme zaman zaman çok güzel, zaman zaman çok çirkin gelen bir sanatçıdır Hülya Avşar. Ama bu dizide hakikaten çok güzel olmuş.
Heralde kullandığı taçlar,takılar, giysilerin de etkisi var bu görünümde. Ama konuştuğu zaman çoğul cümleler kurması sürekli biz biz demesi biraz garip olmuş. Ve asıl sorun sürekli bir ressama canlı mankenlik yapıyormuş gibi çok fazla kasılarak durması, konuşması. Bunun dışında Safiye Sultan rolü çok yakışmış.
Ve bir de Halime Sultan mıydı Şehzade Mustafa' nın annesi rolünü oynayan sanatçı "Aslanım demek yerine Arslanım" diyor ya o da dikkatimi çekiyor ne zamandır. Ohh dedim kurtuldum. :))))

Her ne kadar bazıları karşı çıkıp bu bizim tarihimiz değil, hiç de böyle değiliz diyorsa da haklılık payı var ya da yok onu bilemem ama bildiğim ve gördüğüm bir şey var ki Devlet-i Aali Osmanlı' nın çöküşünde annelerin hırsları da çok rol oynamış. Bu da inkar edilemez sanırım.

Neyse güzel bir masal dünyası gibi algılayıp izlemeye pardon dinlemeye devam...
:))))
Ben de boncuklarıma...
:))))

Hiç yorum yok: