11 Temmuz 2014 Cuma

Tünaydınlar...


Hayırlı günler, hayırlı Cumalar dilerim...
...
Yazı yazmayı çok seven birisi olarak bugün defterlerden bahsetmek istedim...
Şimdiki gibi bilgisayarlarımıza ya da telefonlarımıza yazmak gibi bir şey söz konusu değildi elbette...


Defter...
Hele de anı defteri...
Benim akranım olanlar bilirler.
Okuduğumuz yıllarda her yıl sonu geldiğinde ortaya çıkardı ve samimi olduğumuz tüm arkadaşlara birer sayfa ayrılıp yazdırılırdı. 
Genellikle cümleler şöyle başlardı...
"Bana bu kalbin kadar temiz defterinden bir sayfa ayırdığın için teşekkürler..."
Geleceğe dair güzel hayaller, umutlu, sevgi dolu cümleler...
Yazının bitiminde gelecekte bir gün mutlaka buluşmak için sözleşilirdi.
Yıllar boyunca bıkmadan, usanmadan birbirine benzer cümleler evrilip çevrilip yazılırdı....
Bazılarımızın anket defteri vardı.
Nelerden hoşlanırız, en sevdiğimiz yemekler, ıssız adaya düşsek yanımıza ne almak isteriz vs. vs. gibi...
O günleri mi arıyoruz, yoksa o günleri yaşamaya doyamadığımızdan mı bilmem ama bu defterler çok özeldi.
Benim defterim kilitliydi. Ucunda basit bir anahtarı olan, asma kilitli bir defterdi. 
İçini açıp da okumasın kimse diye.
Oysa ne yazıyordu ki içinde
"Bana bu kalbin kadar temiz..."
diye başlayan sözlerin haricinde...


Defterlerime renkli kalemlerle "kenar süsü" yapmayı çok severdim ben...
Öyle değişik şekiller yapardım ki her defterimde ayrı desen olurdu.
Şimdi öyle defterler yok.
Matbaa baskısıyla yapılmış ilk kapak düzenlemeleri var sadece...


Güzel dileklerin olduğu bu defterleri saklamışızdır çoğumuz.
Geleceğe dair bir mektup gibi, geçmişten bir haber gibi...
:')


Ve Sıla...
"Kenar Süsü" 
diyor dinleyelim...
:)

Hiç yorum yok: