Yazacak...
Hem de çoook çook uzun yazacaktım.
Özet geçmek en güzeli sanırım.
Olacak ne varsa oldu...
Daha ne var sırada...
Bir çay reklamında sert bi kadın sesinin dediği gibi.
-Bekleme yapma Şevket !...
Tabii ben Hayat diyorum buna...
Eeeeeeee daha ne var bundan sonra?
-Bekleme yapma HAYAT!...
Devam et, devam et.
Takılıp kaldığın yerde bekleme hadi daha sonra ne var?
Merak ediyorum...
Bir an önce görmek, bilmek, yaşayıp, bitirmek...
Sanırım tüketimin had safhasını en çok hayatımızda yaşıyoruz.
Daha ne var, eeee sonra...
Devamını duysak, görsek, yaşasak ne olacak hem de hemen?
Aheste zamanlar geçmişte kaldı,
Sindire, sindire yaşamak da.
O zamanın mutlulukları da uzun upuuuuzzzzzuunnn süreli.
Yaşanmışlıkları da, hayatları da.
Biz bilgisayar çağının beklemeye tahammülü olmayan, ama sabır denen olgudan da nasibini alan bir ara nesil olarak bunu yaşamak zorundayız sanırım.
-E-eeeeeeee hadi ama sonra?...
***
Günümüz sabırsızlığının, bekleme sabrıyla harmanlandığı şu günlerde biz ne dersek diyelim sanırım en güzeli işi oluruna bırakmak...
"Görelim Mevla neyler...
Neylerse güzel eyler...
***
Günaydın, günaydınlar, sevgi, mutluluk ve sağlık dolu güzel hafta sonları bizim olsun.
***
Sıla...
"Oluruna Bırak..."
Diyor dinleyelim...
"Hayat herkese hem iyi hem de kötü davranır..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder