Eveeeettt... Bugün İstanbul Sokaklarındayız Ana-Kız...

Olucuuumu yurt dışına uğurladığımızın ve iyi haberini, varış haberini aldığımızın ertesi günü bu sabah kahvaltımızı yaparken planımızı yaptık kuzucuuum ve ben. Bugün nereye gidelim diye bir plan yapmazsak ne gittiğimiz yer hoşumuza gidiyor ne de planlı davranabiliyoruz.

-Anne Galata Kulesine gidelim bugün dedi.

-Tamam sonra naapalım?

-Sonra da Taksim' e geçeriz İstiklal Caddesinde yürürüz Gezi Parkı' nı görürüz.

Hemen bulunduğumuz yerden bir sokak öteye yürüyünce Akaretler Yokuşu' nu şöyle bir fotoğrafladıktan sonra geçtik Galata' ya...

Güzel bebişim kendi haberi olmadan fotoğrafını çekmemi hiç sevmiyor aslında ama ben yine de yaramazlık yapmadan duramadım. :)

Ve evet hiç görmediğim Galata Kulesine sonunda geldik. Taksicimiz Allah' tan güzel bir yerde indirdi de az bi yokuştan sonra ulaştık. Ne kadar görkemli, ne kadar güzel.

Kuleyi boydan alacağım derken neredeyse kuzucuum çıkamayacakmış. Zaten yarım çekmişim. :))))))))))))))))

 

Ve şu altta kırmızılı olan ben. :) Pek öyle minicik değilimdir ama... :)))))))))))))

Kuleye çıkıp da kulenin fotoğrafını çekememek hoş değil ama olsun kuleyi tamamlayan biri var orada. (Kendimi beğenmezsem olmaz.)

Galata' da bebekim. Ciddi ciddi manzara inceliyor. Yine habersiz çekmişim Ahahahaaaaaaa :)))) 

 Of yaaaa çok güzel.

Ne kadar güzellik varsa hepsi İstanbul da...

İstemeye istemeye indik aşağıya... :)))) Buradaki "Dikkat Kapan Var" yazısındaki okun gösterdiği ben falan değilim :=) yanlış anlaşılmasın. Benim hiç bişeyi kaptığım falan yok.  :)))))))

Bu dükkana bayıldım... İşletme sahibi hanım çok saygılı bir şekilde fotoğraf çekme isteğimi kabul etti çok şık, çok güzel malzemeleri var.

Evet içerisi o kadar güzeldi ki bayıldım...

Açmış bir çiçek görünce dayanamayan ben...

İstemeye istemeye Kule' nin sokağından da indik...

Bu güzel şemsiyeli balkonun fotoğrafını çekince bebişimden bir tepki...

-Anne yaa milletin balkonunu mu çekiyorsun?

-Naapalım bu kadar güzel şemsiyeli yapmasalardı... :)))

Bu kapı çok komikti.

Ben bu merdivenleri dizilerde, kliplerde hep izlerim bir yerlerde.

Bu duvar yazısındaki cevaplarda ince bir espiri yeteneği olduğu belli İstanbul' un...

Ve Taksim...

Aylardır tv. lerden takip ettiğimiz o meşhur yer...

Ve İstiklal Caddesi. Ne çok müzisyen vardı yol boyunca...

Hele bir grup vardı ki "Karagüneş" miş grubun adı. Bayıldık yaptıkları müziğe...

Yol ayrımındaki bir sahaf kapının önüne koyduğu 2. el kitapları karıştırırken buldum bu şiiri. Ne yazık ki kitabın adı nedir? Yabancıydı ama şiirleri yazan şair kimdir? Türkçe' ye çeviren kimdir? Hiç bi fikrim yok. Çekmemişim kapağının fotoğrafını... :)))) Hele bir de alt sol bölüme kameranın kapağı ve rüzgarın azizliği olmamış mı? Neyse çok güzel geldi bana bu şiir onun için fotoğrafını çektim. Paylaşayım da hiç değilse şiirler okunsun...

İstiklal Caddesinin sokaklarını dolaşırken ana kız aralara derelere girince biraz ürktüm niyeyse...

Bu vitrinde bakalım ne dikkatinizi çekecek? Tabii ki güzel mi güzel sevimli mi sevimli bir pisi... İstanbul' un nüfusundan daha çok sayıda olduğuna inandığım kedilerden biri vitrinde kendine uyuklayacak güzel bir yer bulmuş... Bizim Ankara da neden kedi hiç yok sokaklarda anlamıyorum... :)))

Yeniden Taksim tarafına doğru çıkarken gördüğüm tomalar sağ tarafta park ettiler. Duruyorlardı...

Taksim' e kadar gelip de fotoğraf çektirmemek olur mu? :))))))))))))))))))

Gezi Parkı...

Bu son fotoğrafı da çektikten sonra bana fotoğraf makinamın uyarısı komikti. "Pil Bitmiş" yazıyordu. Zayıf pil de, pil bitti de pil bitmiş de ne oluyor. 

Sanki 

-Yeter artık Betül fotoğraf falan çekme artık yoruldum.

Der gibiydi... 

Bugünlük bu kadar bakalım yarın sabah neleri planlayacağız kuzucuumla nereleri gezeceğiz?... Yarın (pardon bugün) özel bir gün... Gündü falan neyse amaaaann tamaaaam...

:)))))))))))))))))))))))))