25 Eylül 2013 Çarşamba

Güzel Bir Kitaba Benziyor...


alisafakartal@gmail.com

Ferit EDGÜ' den "KAÇKINLAR"
87 Model bir kitabı sizin için bir kez daha ellerimin arasına alıyorum. Aslına bakarsanız ilk baskısı 1959 yılında yapılmış. Eski kitaplara özgü bir koku sinmiş her yanına. Yalnızlık da aşk da bin dokuz yüz elli dokuzdan bu yana çok değişmemiş dedirten bir öykü kitabını tanıtacağım bugün sizlere.
Kitaba başlangıç bir alıntıyla yapılmış. Aslına bakarsanız bu alıntı size önünüzdeki 106 sayfa boyunca neyle karşı karşıya olacağınıza dair mükemmel bir ipucu veriyor;
“Delinin duyduğu tik – tak bir başka tik – tak’tır” ( Henri Michaux )
Ferit Edgü’nün basılmış ilk kitabı olan Kaçkınlar’ı kitaplığınıza katmanız için bugün elimden geleni yapacağım.
Aynı kitapta farklı üsluplar ile satırlarda kalemi ile boy veren bir Ferit Edgü, üstelik yaş daha yirmilerde. Kitabı iki bölümden oluşuyor. İlk bölümde ikinci bölüme nazaran daha kasvetli bir dil ile karşımızda; “ … Yalnızım o kadar yalnızım ki… Camları kıracak kadar…” diyor yazar. Kitabın içerisinde karşınıza üç nokta olarak çıkan bütün sessizlikleri damarlarınızda hissediyorsunuz adeta.
Bu arada belirtmem gereken bir nokta olduğu kanaatindeyim. Bazı kitaplar, insanların içinde bulundukları durum gereği taşıdığı ruh haletlerine orantılı olarak kalıcı izler bırakabilir. Bu kitap içinde böyle bir not düşebiliriz. Bir aşkı unutmanın arifesindeyseniz, yalnızlığınızın bu son demlerini bu kitap ile ileride yüzünüzde tebessüm bırakacak bir hatıraya çevirebilirsiniz. Bunun yanında içinde bulunduğunuz ilişkinin tatsız tuzsuz, alışkanlığa dönmüş halini yüzünüze bir tokat gibi çarpmaya yarayan bölümlerde var kitabın içerisinde. Aşkı bu en bayat haline gelmesinin arkasındaki neden karşımızdakinin doğru insan olup olmadığıyla mı yoksa aşık olmaya yetkin olup olmadığımızla mı alakadar olduğuna dair çeşitli sorular gelebilir aklınıza. Çeşitli cevaplarınızda olabilir. Bu tamamen sizin hayal gücünüze kalmış.
Ben sorularıma cevabı şu satırlarla buldum ; “içimde, bir çocuk yazısı gibi kargacık burgacık, okunması güç sıkıntımın kaynaklarına doğru doludizgin gidecektim. Gece olunca insanlar fare deliği evlerine girerler ve…”
Yalnızlığa sempati duymaya başladığınız dönemlerde okuyunuz Kaçkınlar’ı. Aysel’e aşık olun, Aysel’den bıkın, Aysel olun bir adamın hayatında. Şimdiden iyi okumalar dilerim.

Hiç yorum yok: