7 Ağustos 2021 Cumartesi

Günaydın...

 


Bu sabah misssler gibi serin, esintili bir İstanbul sabahına uyandık. 
Hava çok güzel bugün.
Şunu da iyice anladım ki ben soğuk hava insanıyım bunaltıcı sıcaklar beni mahfediyor.
Gürgen kedi kuzumdan ayrılışımızın dördüncü günündeyiz derin bir acıyla kaç gündür yandım. 
Kah ülkeme, ormanlarıma, yok olan ciğerlerime yandım, 
kah karnındaki su toplanması nedeniyle nefes alırken acı çeken, 
ciğerleri yanan kedime Gürgenime yandım.
Onun uyutulması kararını elimle imzalarken tek düşüncem acılarının son bulmasıydı.
Üzüntüm, acım sonsuz.
Veterinerimiz sağolsun yerimizin olmadığını duyunca defin işlemini de üstlendi. 
Onun toprağa verilmiş halinin fotoğrafını gönderdi. 
Ne yapalım artık güzel kedimin tatlı hatıralarıyla yaşıycaz yoksa üzüntüden ben de hastalanıcam bu kanıya vardım.
Biraz ruhumu iyileştirmem, kendimi toparlamam lazım.
Betül kendine gel anneni kaybettin bir ayrı yandın, için için tüttü acın, 
kedini de kaybettin daha bir ayrı acı çektin ama hayattasın ve devam etmek zorundasın. 
Güzel fotoğraflarıyla sana hatıra kalan anıların var onlarla yaşamaya alış ve öğren.

***

Dün oğlucuumla gidip klimamızı aldık geldik ana bayisinden.
İnşallah en kısa zamanda takılacak, faaliyete geçecek.
Artık ister sıcak olsun, ister olmasın esintili bir evde oturucam inşallah.
Yani ölenle ölünmüyor...
Eskilerin deyimiyle diri baş dirliğini istiyor hayat devam ediyor.


Burada melek olan Gürgişimle çekilmiş bir fotoğrafımızı daha paylaşayım.


Bengü...
"Ağla Kalbim Ağla..."

Diyor...
Daha da ağlamayalım artık...

Hiç yorum yok: