31 Mart 2015 Salı

Bir Çaresi Bulunur...


6. Ve Son Katta...

Oturmanın güzel ve düşündüren yanları:
Şöyle yol tarafında manzaralı, manzaralı her yeri görebiliyorsun...
Açıklık ve yükseklik nefes aldırıyor...
Tependen akan su sadece kar ya da yağmur suyu oluyor...
Üstünde gürültü, tıkırtı, koşturma, çocuk sesi falan hiç bir şey olmuyor...
Gece gece Ankara ışıltısına bakabiliyorsun...
Amaaaaa...
Elektrik gidince o katları tırmanıp çıkmak için de nefesin kuvvetli olması gerekiyor...
İşte düşünüp kalıyorsun 6. kata nasıl çıkıcam diye...

Murathan Mungan...

Her zaman olduğu ve hepimizin bildiği gibi, bütün gürültülerden sonra geriye yalnızlık kalır.
Murathan Mungan...

Bugün...


31 Mart 2015 
Saatler 10:36 bir anda giden elektrik 19:30 da lütfen gelebildi...
Bir şartelle tüm bir ülkenin elektriği gidebiliyorsa ulusal güvenlik nerede?
Bir anda şak diye gitti...
Meraktan, neler oluyordan, başımıza ne gelecekten öldük öldük dirildik...
?
?
?
Neler oluyor?
?
?
?
...

Ve bir de  duyduk ki Çağlayan Adliyesinde bir savcı rehin alınmış.
Elektrikler gittikten bir buçuk saat sonra.
Ben bu üstteki yazıyı yazarken daha hayattaydı.
Yasakları sevmem dün de sevmedim halkın haber alma özgürlüğü var diyordum.
Ama dün ilk defa iyi ki yasaklanmış dedim.
Bütün her yerde...
Boy boy o fotoğrafı görebilirdik.
Biz şuyuz buyuz diyen teröristin lanet olası sesini dinleyebilirdik.
Her ne kadar internette dolaşsa da o fotoğraf birilerinin hiç suçu olmayan bir insanı yedi aleme göstermesini engellemiş oldular bu yasakla.
Ben yukarıdaki yazıları yazarken birileri kendini azrail ilan etmiş.
Üzgünüm hem de çok.
Allah bir daha böyle hem de gerçekten kapkaranlık bir günü yaşatmasın kimseye.
Ve elektriğin olmadığı saatlerde nükleer santral için karar geçmiş Meclisten.
Tesadüfün bu kadarı bir araya gelir mi?
:/
?
?
?
?
Neler oluyor?
?
?
?
?
:/


Hep Karanlık...

30 Mart 2015 Pazartesi

Bi Kahve?...


Ohhh misss...


Zeyneb Xanlarova - Bu ayrilik neden oldu

Herşeyden...

Şikayet eden yaşlı, huysuz teyzelere benzedim.
Bugün özellikle şu saat meselesi iyice sinir etti beni.
Gerçekten vücut saati diye bir şey var ve bu kolay değişmiyor.
Üstelik her yıl ve yılda iki kere.
Ne olur değiştirip durmasalar artık.

Jay-Jay Johanson - So Tell The Girls That I Am Back In Town

Günaydınlar...


Saatlerin şu anda 07:37' i göstermek yerine 
08:37 olması ne kadar acıklı değil mi?...
Zaten bir gece öncesinden uykusu gelmemiş şekilde yatıp, gece boyu debelenip,
uykuyla savaşıp, zar zor uyuyup, sabahın kör saatinde uyanmak berbat bir şey değil midir?...
Hele de çalışan bir anne için...
Kendi kalktığı, hazırlanmak için koşturduğu yetmiyor 
bir de bebeğini uyuduğu sıcacık yatağından bir saat erken çıkaracak. 
Biyolojik saat diye bir şey var uykusu gelince yatıp sabaha dinç kalkabildiğin.
Her sene her sene bir kaç gün bu azabı çekmek niye?
Sırf gün ışığından biraz daha yararlanalım diye...
Ah her şeyi böyle ince ince düşünüp, planlayıp yapabilsek...
Herşeyi böyle narin hesaplarla yapıp karşımızdaki insana biraz daha saygılı, biraz daha sevgi dolu bakabilsek
Mesela sevdiklerimiz bizlere bu en ince ayrıntıların dahi kaçırılmadığı titizlikle üzerimize titrese...
Nerdeeee...
Duygular yerlerde, en acı sözler dillerde bırakın zamanı ruhunuz bozuk para gibi harcanmış siz hala daha gün ışığından nasıl daha fazla faydalanırım diye düşünün durun.
Yetmiyor her sene bu düzensizliği yaşayın...
Yine getirdik mi lafı kırılmalara, kırılganlıklara, kızgınlıklara?...
Neyse...

***

Yeni bir haftaya başlarken bütün mutluluk ve bol kazanç bereketiyle hepimizi bulsun...
Günaydınlar...

***


Sabah kahveniz hazır mı?...
Benim hazır.
Kubat ve Funda Arar söylüyor...
"İnce ince..."
Dinleyelim...

29 Mart 2015 Pazar

Şarkılar...

Ayşe Arman...


Ayşe Arman Kabe' de...
O eşsiz deneyimini iç duygularını anlatmış...
adresinde.

Nefes almadan okudum. 
Eleştirenlerin dediği gibi bir düşünce hiç geçmedi içimden yemin ederim.
"Şov yapıyor, turistik gezi gibi gitmiştir" falan demedim.
İçi içine sığmayışını paylaştığı fotoğraflardan gördüm.
Orada o duyguları yaşamayanlar bilemez bu içi içine sığmayışları...
Her nefeste sanki oranın atmosferindeymiş gibi anlatmaları...
Ve sitesine yorumumu şu şekilde yazdım...

***

Ne kadar içten, ne kadar zarif bir anlatım...
Anadan, babadan, evlattan yiyecekten, içecekten dünyanın türlü nimetlerinden arınıp duru bir teslimiyetin hikayesi. İlk gördüğümdeki duygulara ne kadar yaklaştırdı beni bu yazınız anlatamam. Kıskandım biraz keşke yeniden görebilme umudum olsaydı. Umudum var da imkanım şu aralar yok.
Ağladım biraz keşke oralarda biraz daha fazla bulunabilseydim diye.
Bekle diyenlerden biri de benim. Rüyalarımda gidip gidip yakınlarındaki otelleri, kapıları görüp görüp geri geldiğim uyanınca Kabe' yi göremedim diye ağladığım yer. Oysa gerçekten gidince göreceğim o eşsiz yeri.
Hevesin, hırsın, nefsin boğulup atıldığı, kuru bir kulluğun bereketiyle gözden akan yaşın cevheriyle insanın kendini bulduğu yer.
Özledim hem de çok özledim ben Kabe' yi.
Çok sevindim bu güzel yazınızı okuyunca daha da çok sevindim.
Herkes kimin içinin ne olduğunu bilemez.
Allah ziyaretiniz makbul ve kabul etsin.
Sevgiler...

Günaydın Yeni Saatli Günlere Başladık...


Bugün Pazar...
Yine saatlerin vücut saatimizi tepetaklak ettiği bir gün...
Ne kadar çabuk olursa iyi olacak şu vücut saatimizin yaz saatine uyum sağlaması...
O anı dört gözle bekliyorum ...

***

Fotoğrafımız internetten...
Ama Betül birkaç kelam etmeden geçmeyecek bu fotoğraf için...
Yine biraz deli, biraz melankoli, biraz umut dolu sonuçlar çıkaracağım bu güzel yoldan.
Oysa gerçekte sola kıvrılmış giden bir yol...

***

Sola kıvrılmış ve yol bitmiş gibi duruyor öyle değil mi?
İlk bakışta bir duvara dayanmış ve bitmiş gibi...
Ama ben bittiğini düşünmüyorum tıpkı her gecenin bitiş olduğunu düşünmediğim gibi. 
Ya da her SON un...
Belki gözlerimin bana bir oyunu bitmiş gibi görünmesi...
Ama beynim bana o yolun devam ettiğini, gittikçe daha iyiye yaklaşıldığını söylüyor. 
Ve her sonun yeni bir başlangıç olduğunu...
Belki güzel sevimli bir kasaba, belki şık binalarla dolu yaşanılası bir şehir, belki de bir kulübe bekliyordur yol dönüldüğünde ne biliyoruz?...
Aaaaa güzel bir araba da olabilir biner gidersin canının istediği yere...

Kimlerin gözüne yol bitmiş gibi görünüyor kim bilir?
Ve kim bilir kimler umudunu, yaşama sevincini kısacası yolunu kaybetti?...
Yolun bitmesi demek artık tükendiğinin, çaresi olmayan bir kabullenişin olması demek.
Oysa tertemiz bir gelecek var o kıvrımı, bunalımı  hemen geçiverince.
İşte bu umudu ve yaşam ışığını hiç kaybetmesin kimse...

Rastgele seçtiğim bir fotoğraf için ne kelimeler çıktı beynimden...
Gerçekten de herşey iyi olsun...
Hiçbir şey canımızı sıkmasın, acıtmasın.
Tüm güzelliğiyle bizlerin olsun.
Hayat bize hep gülümse lütfen.

Günaydın tekrar...
Mutlu pazarlar...


İzel' in çok sevdiğim bir şarkısı aslında Fettah Can' ın bestesi.
Ama ilk defa İzel' den dinlediğimden midir, ya da İzel' in sesini sevdiğimden midir nedir?
Ben bu şarkıyı İzel' den paylaştım...
"Işıklı Yol..."
Yukarıdaki yolumuzu düşününce uyumlu olurlar diye düşündüm.
İyiki de aklıma geldi benim blogumda beğendiğim şarkıları tekrar ve tekrar paylaştığımı okuyan, dinleyen  herkes bilir.
Sevgilerimle...

:)
Sabah kahvem elimde...
Işıklı Yolu' u sindire sindire dinliyorum.
Güzel gidiyor...
Öneririm...
:)

Biliyorum...

Hiçbiri benim için değil biliyorum artık hiçbirşey bana değil...
Alfred biliyorum...
Hatırlatıp durma ikide bir.

28 Mart 2015 Cumartesi

Yeni Türkü - Sezenler Olmuş

Bir Kadının...

Bir Kadının En Güzel Yeri Neresidir..?
Henüz kırılmamışsa KALBİDİR.
Kırılmışsa, ıslak bakan GÖZLERİ...
Artık ağlayamıyorsa, DUDAĞININ YANINA yerleşmiş hüznü.
znü bile hissetmiyorsa artık, buz tutmuş PARMAKLARI.
Isınmıyorsa, konuşmuyorsa ve artık hiç gülmüyorsa.
Anılarda kalmış ÇOCUKLUĞUDUR.
Ama muhakkak
tatlı bir yeri vardır kadının.
Yeter ki ona,severek bakan bir çift göz olsun üstünde..

Hep Karıştırırım...

Saatler ileri miydi, geri mi?
:/
:/
Artık biliyorum ama bende anısı var hep karıştırırım...

Acı...

Eğer bitmiş bir şey sana acı veriyorsa, duyduğun acı o şeyin kendisinden değil; Verdiğin değerin ona değmemesindendir.
William Golding...

Merih Keçe' den...


HUZUR ve MUTLULUK için 5 basit yol ;


Kabullenin....
Bazen her şeyi olduğu kabul etmek bir şeyleri düzeltmenin ilk adımıdır.Negatif duyguları görmezden gelmek sürekli stres altında kalmanıza neden olabilir.


Karar verin....
Doğru yada yanlış bir karar vermek insanı rahatlatır.Kararsızlık güvensizliğe ve strese neden olur.

Gülümseyin....
Gülmek , iyi hissetmek için çok iyi bir egzersizdir.Çünkü mutluluk hormonu salgılanmasına neden olur.

Egzersiz yapın....
Spor yapmak vücudunuzda endorfinlerin salgılanmasına neden olur.Bu da sizi mutlu yapar.

Meditasyon yapın...
Meditasyon sadece bir felsefe değil rahatlamak ve huzur bulmak için de harika bir yoldur.


Merih Keçe...

Merhabalar...


Cumartesinin en ileri saatinde buraya gelebildim nihayet...
Sevgi ve mutluluk dolu güzel bir hafta sonu olsun diyorum.

***


"Hayat sen ne çabuk harcadın beni..."
Umut Akyürek' ten dinleyelim...

Yağmur...


Nasıl yağıyor anlatamam...

Uyku...


Feci geldin...
İyi geceler hepimizeee...

27 Mart 2015 Cuma

Ahmet Ozhan - Aksamin Oldugu Yerde Bekle Diyorsun Gelmiyorsun

Buralarda...


Yağmur var.
Bulutlar var zipzindan...
Hava gece gibi...
Bizimkiler meşgul biraz bense aynı...
Sen de arap kızı, ben diyeyim karmakarışık...
Cam güzeli diyelim en iyisi...


Üzülme...


Kahveeee...


Ohhh... Misss...

;)

Oğuz Atay...

Provası yok hayatın. Ne yeniden yaşamak mümkün, ne de yaşadıklarını silebilmek. Önemli olan, ilk defa değil son defa sevebilmek.
Oğuz Atay...

Günaydınlar...


Günaydınlar güzel günler olsun hepimize...
Bugün haftanın son iş günü çalışanlara mutlu bir gün.

Hayırlı Cumalar efenim...

Gece yağan yağmurun,
camlara vurma sesi yüzünden çok az uyuyabilmiş olmama rağmen erkenden uyandım...
Niye mi?
:))))
Bir siyasi partinin otobüse taktırdığı devasa hoparlörleri yüzünden...
Ama müzik güzeldi.
Hayır bu ne mantıksızlıktır anlamadım ki.
Sabahın seherinde o türküyü çalınca ben koşa koşa sana oy vermeye mi gidicem?
Yok artık...
:))))
Ama türkü canlandırdı ben de paylaşayım da hepimiz canlanalım...
:))
Ankara Misket...

  

:)
Haydeeee...
:))))

Oturan kalmasın haydeeee...

:))))))))))))

26 Mart 2015 Perşembe

Bu Nasıl?...

Dilek Türkan & Ömrümce Hep Adım Adım

Elif Güreşçi & Beklerim Her Gün Bu Sahillerde

Birhan Keskin...

Benden kalan boşluğa kırmızı bir araf düşüncesini koy.
Nasıl hatırlanırsa bir yaprakta bir orman,
bu kez o olsun beni sana hatırlatan...



Birhan Keskin...


Edip Cansever' in Ahmet Abisi Vefat Etmiş...


"...Ahmet Abi, güzelim, bir mendil niye kanar
Diş değil, tırnak değil, bir mendil niye kanar
Mendilimde kan sesleri."

Diye hitap ettiği Ahmet Gayretli vefat etmiş.
Yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı dilerim.

Feci Şekilde...

Boncuklarımlayım...
Yeni yeni modeller yolda...

Günaydın...


"-Balık suda olduğunu bilmez kızım!!!..."
:)
Babacııımdan (Nurlar içinde yatsın) özlü bir sözle başladım bu sabah bloguma.
Bulunduğun şartlar değişmediği, aksilikler yaşamadığın sürece fark etmezsin kötüye gidişi.
Ama nasıl ortamın değişir, boğazına öküzler oturur, yutkunamadığın yumrular boğazını tıkar işte o zaman fark edersin kötüye gidişi.
Tatlı su ortamından, tatlı hayatından nasıl uzaklaştığını görüp anlarsın artık yeniden o suyun içine dönemeyeceğini... 
Aslında bu sabah şunu yazayım diye oturmadım bilgisayarımın başına.
Fotoğrafı görünce çağrışım yaptı.
Sudan çıkmış balık.
Sanırım en güzel özetleyebilecek cümle bu...
Ne diyelim Allah kimseyi istemediği, korktuğu durumlara düşürmesin.

***

Evvet...
Bol güneşli, ılık bir Ankara sabahını yaşadığımız şu saatlerde herşey, herşey gönlümüzce olsun.
:))))

***


Yine ilk kez dinlediğim bir Mabel Matiz şarkısı...
"Pullarımı gömdüğüm deniz..."

25 Mart 2015 Çarşamba

24 Mart 2015 Salı

Bugün...

Bir uyuşukluk, bir tembellik. bir başkalık var nedense.
Yüreğim ağzımda sanki...

Sertab Erener - Tesadüf Aşk

Güünaydın...


Haydiiiii kahvaltıya herkese benden bu tabak ikramımdır.
:)))))

***

Günaydınlar neşeli, sevgi dolu, güzel günler dileklerimle...
Herşey gönlümüzce olsun.
(-Daha önce demiştin bu sözleri...
-Olsun yine derim her güne ayrı bir söz mü icat edicem?...)
:)

***
Ve evet bugün kurs günüm.
Ben kursa gidiyorum...
Hişşşt kimse birbirine girmesin...
Malum şu aralar durumlar karışık ve bir o kadar kaygan zemin...
;)

***


Mabel Matiz...
2015 yapımı taptaze "Gök Nerede..." adlı albümünden...
"Gel..."
Diyor.
İlk defa dinliyorum...
Ben beğendim...

Yağmur...


Göz açtırmıyorsun yine...
Yağ bakalım...

23 Mart 2015 Pazartesi

Düğüm...


05. Gökhan Türkmen - Dön (Akustik)

Tuttu mu Yine?...


Benim şöyle bir tur gemisi tatili isteğim?
Offff...
Yaaa bi onbeş gün yetecek bana. 
Gezip, görüp geleyim şöyle...
Neden gemi?
Bilmem bu istek hep vardır bende.
Ama en önemli nedeni galiba çanta bavul toplama derdi olmadan...
Duraklanılan her yeri gezip görmek olabilir.
Keşke olsa olabilse.
:))))
Galiba yine bir başka bahara kaldı.
:/
Neyse canım olsun başka zaman giderim ben de...
:))))

***

Günaydınlar sabahın ilk ışıklarıyla başladığım yeni bir günde yine istek ve arzularımı sıraladım.
:)
Hepimize hayırlı, bereketli, mutlu bir hafta olsun.
:))))
Güzellikler hepimizin olsun...
:)


Gökhan Türkmen 
"Aşk Lazım" diyor. dinleyelim...

Benim Bunu...


Sarıp sarmalayıp bi öpesim geldi niyeyse...
:)))))))

22 Mart 2015 Pazar

Boşver...

Sorma hiç...
:/
Anlatacak halim yok...

Hatırla Sevgili.
Replikleri...

Yüzler...

"İnsan yüzü gülümsemeyi ve ağlamayı insan yüzünden öğrenir." 

Horatius

suzan kardeş & sezen aksu - kır çiçeği


Paylaşmıştım ama olsun.
Bir kere daha paylaşayım ne çıkar...

Bizden Akıllı Olamaz Efendim. :))))))) ...

Akıllı telefonla başım dertte. 
Fazla akıllılar 
Ve he dokunuştan bir mana çıkarıyorlar.
Bi sor demi "-bak emin misin? de. (Cem Yılmaz' ın kulakları çınlasın.)
Yok hemen yerine getir olmuyor...
Biz, bizim nesil alışık değiliz ki öyle şak diye herşey oluversin. 
:)))))
:)))))))))))))))

Ayselim 2013 AtaDemirer Sitem

Mutlu Pazarlar...


Güneşin göz yaşarttığı ve fakat hükmünün olmadığı bir pazar gününe daha başladık.
Merhabalar efenim.
Merhabalar hepimizeeee...
Mutlu pazarlar...


Ayşegül Aldinç...
Yolun Başında diyor...
Dinleyelim...

Önce resimleri duvardan kaldırdım 
Çay içtiğin bardağı rafa sakladım 
Giydiğin ne varsa bir bir katladım 
Bir damla yaş düştü, çok ağlamadım 

Kokun uçtu gitti açık camlardan 
Sevdiğin şarkıyı hiç söylemedim

Korkmuyorum sensiz akşamlardan 
Sevdiğimi unut, özleyemedim 

Sen haylaz rüzgarlar önünde şimdi 
Sevdanın yükünü attım omzumdan 
Sen sandığım şey, belki benim yüreğimdi 
İyi ki dönmüşüm yolun başından 
Of yolun başından… 

Ve sözleri...
:)

21 Mart 2015 Cumartesi

Yün Kazak...


Giymiş bir yatak.
Ne kol kalır bunu örmeye, ne ip yeter, ne bu kadar büyük şiş bulunur offf...
Ama eloğlu örmüş işte biz de kendimize becerikli diyekoyalım...
:/

Ceyl'ân Ertem-Kavaklar

Kahveee...


Ohh misss...

Ahmet Murat Karaduman...

Bir kez daha karşılaşacağız biliyorum son bir kez daha....
Sen alışılmış kolay zaferlerin alışkanlığıyla geleceksin... Ben keskin bir yenilginin yıllarca süren acılarının yoğurduğu bir sabırla...Yalnız bir dağ suskunluğuyla... Bu sefer senin endişeli sabırsız sesin boğulacak benim suskunluğumda.... Bak gör her ürpertici haykırışın nasıl da dağılıp gidecek o cevapsız, sessiz ve ürpertici boşlukta...
Bir kez daha karşılaşacağız, bir kez daha...
Uzun cümleler beklerken, uzun ve kendini ihbar eden cümlelerin rahatlığını, en kısa cümlelerin en keskin acılarını nasıl da hissedeceksin bağrında... Yenilgin, benim kesin yenilgim olacağından bu sefer zannetme ki aldanırım, o savunmasız ve yalın çıplaklığına... Bu yüzden bilerek yenmem, bu yüzden bilerek aldanmam o davetkar ve bilen çağırmalarına... 
Bu yüzden sahte bir zaferin gönderine bayrağımı çekmem, kendine çekilen o savunmasız çıplaklığına... Her acında her zayıflığında ilk emleyem yaranı yine ben olurum en acımasız halimde bile çok sadık bir dost sıcaklığında... Bilirim, iyi bilirim ki en keskin zaferim en keskin yenilgim olacaktır, düşmem o masum gözüken o çekici ve şefkatli tuzağa...
İzin vermem yenilgine... Gerekse bile kendi hançerimi kendi bağrıma saplamam, aldırmam, içim acımaz, kendi bağrımı kanatmama... Her adımda her hamlede tek bir şeyi gözeterim.... Ne yenilgi ne zafer, her şefkatli sarılışımız bir beraberlik olmalı, bir karşılıklı yoklayış, aldanmamalıyız o sahteliğe, varacağımız durak bir kabullenmeli kendini berabere kalmanın ortaklığında...
Bir kere daha karşılaşacağız, bir kez daha...

Ahmet Murat Karaduman...

Günaydınlar...


Kelebek Nezaketi
Bir kelebeğin kanadı kadar ince, narin hayat.
Parmaklarının ucunda tuttuğun zarar görmesin diye,
 yere düşüp paramparça olmasın diye azami gayreti gösterdiğin kristal bir vazo gibi 
koruduğun hayat.
Biz zarar vermeyelim, özen gösterelim diyoruz oysa bu hayat öyle kaba, öyle kaskatı, öyle can acıtıyor ki bazen.
Pişman oluyorsun narin bir çiçeği koruyormuş gibi koruduğuna.
Eline batan dikenler, canını yakan kötü hatıralarla birlikte kelebek ömrünü, nezaketini ve sadeliğini tercih ediyorsun.
Keşke diyorsun bir günlüğüne gelseydim şu dünyaya onu da mutlu yaşasaydım...
Kelebek kadar nazik ve narin,.. 

***

Güünaydınlar efenim...
Günler o kadar çabuk geçiyor ki;
Hafta arası günlaeri artık atladığımızı, yaşamadığımızı düşündüğüm şu güzel 
Cumartesi gününde hepimiz için güzellikler ve mutluluklar olsun.

***


Metin Şentürk' ten ilk defa dinlediğim bir şarkı...
Kelebek...
Bakalım beğenecek miyiz?
Hadi alın çayınızı / kahvenizi elinize...
:)
Şu ana kadar dinlediğim kadarıyla güzelmiş.
:)
Bu sabah kelebekle başladık günümüze bahar gelsin artık diye midir nedir?
:)))))

20 Mart 2015 Cuma

Hevesiniz...


:)))

Zuhal Olcay - Ağlıyor İstanbul | Yeni Şarkı 2015

Zuhal Olcay - Pencereler Önünde

Öyle...

Öyle dayanıklı değildir ruhum benim.
Ağır söze, soğuk göze tahammül edemez...
Kırılıverir, donuverir, acıyıverir...
Sapasağlam her türlü davranışı kabullenen cinsinden hiç değildir.
Üzülüverir, soğuyuverir, kayboluverir...


Çiğdem Yarkın / Ne olur akşamları gelsen otursan yanı başıma

Hayırlı Günler...


Güneşin tutulduğu fakat bununla birlikte akılların da tutulduğu bir dünyada 
yaşıyoruz.
Hayır olsun hayırla yaad edilsin bu güneş tutulması...
Merhabalar efendim.
Herşeyin gönlümüzce olduğu bir gün olsun.
:))))
Selam ve sevgilerimle...


Sezen Aksu' dan dinleyelim...
Kaybolan Yıllar...
:)

Toygar Işıklı - Yoksun


Hem de ne zamandır bayadır...
Hep olduğu gibi...
YOKSUN...

19 Mart 2015 Perşembe

Zuhal Olcay - Aşkın En Mavi Zamanı #AdaMüzik

SEVEMEZ KİMSE SENİ BENİM SEVDİĞİM KADAR - LEJLA JUSIC / TREGEDYA KOMEDYA

A-aaaaaa...


Kar yağıyor...

Akrep...

Güneş Tutulması ve Burçlar...
AKREP (24 Ekim - 22 Kasım ) 

Yeniay sizin beşinci evinizde gerçekleşiyor. Özel ilişkileriniz, duygusal hayatınız, yaratıcılığınız ve çocuklarınız ile ilgili konularda yeni gelişmeler bekleyebilirsiniz. Yurtdışı ile ilgili işleriniz, eğitim ve hukuksal davalarınızda meydana gelecek gelişmeler genel olarak hayatınıza olumlu yansıyabilir.


E olumlu olacakmış pek endişe etmiiiyim o zaman...
:) 

IŞIN KARACA-GECEYİ SANA YAZDIM (ONUR'LU YILLAR) 2013

Günaydın...


Sabahın serin, hatta soğuk, yağmurlu, bulutlu hafiften insanıın içini karartan...
Bu ruh sıkan ama taze bir dinginlik ve ıslanmış toprak kokusunu veren karanlık saatinde uyanıp  
Güüünaydın diyebilmek çok mutlu eden bir şey...
Günaydın huzura...
Günaydın sessizliğin hakim olduğu güzel evime...
Günaydın hepimize...
Günaydın sıccacık içimi ısıtan taptazecik çayıma...
:)
:P


Dün gece Ey Hayat diye bitince sabah da 
"Ey Hayat" diye başladı haliyle.
Onur Akın...
O değişik naif sesiyle söylüyor...
"Ey hayat sen şavkı sularda bir dolunaysın...
Aslında yokum ben bu oyunda ömrüm beni yok saysın..."
Dinleyelim...
:.....................................
"Sesimde çığlıklar boğulur amma bağıramazsın..."
:........................................

18 Mart 2015 Çarşamba

Eyy Hayat...

Bana bunu yaptığın için teessüf ederim sana...

Selda Bağcan... Sivas Ellerinde Sazım Çalınır...


Biliyorum...Hiçbirşey...

"Bana değil, benim için değil ama yine de güzel bişeyler yaz...
Sindireee sindire okuyayımmmm..."


İki ev arkadaşı bir yılda nasıl 56 bin dolar tasarruf etti?

Bana ilginç geldi.

Yeraltından Notlar...


Günaydııın...


Bugün dünyaya 
"Çanakkale Geçilmez" 
Sözünü ezberlettiğimiz zaferin 100. yıl dönümü...
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün şehitlerimize Allah' tan rahmet dilerim.
İlk defa 2005 yılında gittim Çanakkale' ye.
Anıtın ve limanın açılışına katılmıştım.
Çevre ve boğaz o doğal haliyle kalmış.
İmara açılmamış gördüğümüz her yer göğüs göğüse çarpışılan bir cephe gibiydi.
Etkileyici, güzel ve bir o kadar da acıklı duyguların yaşandığı bir vatan parçası.
Çanakkale Savaşı dendiğinde ilk aklıma gelen şey...
(o kadar dar alanda o kadar çok mermi atılmış ki.)
Havada birbirine isabet ederek birbirini delen mermiler.
 Hiç unutamayacağım görüntüler içinde olacak.


***

Günaydınlar.
Herşeyin gönlümüzce olduğu sevgi ve barış dolu günlerimiz olsun.

***

Çanakkale Türküsü.
Bütün şehitlerimizin anısına saygıyla...
Dinleyelim...

İşler Güçler...


Bir bir biter ve Betül uykuya gider...
İyi geceleeeerrr...

17 Mart 2015 Salı

Günaydınlar...


Bulutların üstünde yürümek diye bir şey vardır dii mi?.
Herkes ömrünün bir bölümünde yürümüştür biraz. 
Her nedense bu bulutların rengi de pembedir üstelik.
"Pembe bulutlar üstünde yürüyor daha o dokunmayın" derler.
Sonra insan garibim bir çakılır kiiii...
:/

***

Neyse efenim.
Hepimize renkli, müzikli bol bereketli ve güneşli sabahlar olsun.

Bugün blogumuza bulutlarda başladık.
Güzel bir de şarkı eşlik etsin istedim.
İlk defa
'da dinledim.
Çok hoş tavsiye ederim.
:)))
Bana Vitamin Grubunun şarkılarını hatırlattı...
:)))
Dinleyin bakın:


Jin söylüyor...
"Buludlar bambıh gibi buludlar..."
:)))

16 Mart 2015 Pazartesi

Kahveee...


Misss misss ohhh...
Afiyetle.

Bir Dizi...


:)))))
Ahahahahaaaaa...

Sevda Alekberzade-Lachin

Günaydınlar...


Ağaçların arasından geçip gitsem...
Şu aydınlık pırıl pırıl kapıya ulaşsam...
Ne güzel olurdu şu eşsiz pembelik nasıl da dinlendirirdi...
Yorgun, dimağlarımızı ve bedenlerimizi...

***
Ve dilime dolanan dualarımı bu sabah yine edeceğim...
Huzurun ve güzelliğin karıştığı dünyaya ellerimi açıp.
Yalvarıp yakarıp Rabbime hayırlar yaz, hayırlar göster bizlere...

***

Günaydınlar mutlu, umutlu sevgi dolu yeni bir haftaya başlamanın verdiği hevesle bereketli geçsin günlerimiz...


Mabel Matiz' den dinleyelim...
"Zor değil..."

15 Mart 2015 Pazar

Herşey...

Güzel olacak da nasıl?...
Elimden hiç birşey gelmiyor gelemiyor yüreğim ezik ezik...
:/
:/
:....

Geçmeyen, Bitmeyen...

Grip yapmışlar...
Ben galiba o geçmeyen, bitmeyen griplere yakalandım.
Yine mi yaaa...
Yine mi?...
Hofff...
Hava durumu da bana karşı inadediyor sanki.
:/
Geçmeyen öksürük, geçmeyen vücut kırıklığı...
Bitmeyen yorgunluk...
:/

Omar Bashir - My Favorite Dance

Bugün Sınav Vardı...

Gömülü resim için kalıcı bağlantı

Yemin Ederim...

Kaybolan bir şeyi bulamamakta üstüme yok.
Yok yok yok arıyorum, tarıyorum yok...
Hofffffffffffffff...

Muuutlu Pazarlar...


Özledim seni İstanbul...
O güzel, nemli, sıcak, dost halini...
Herkese açtığın kollarını, boğaz manzaranı, her geleni misafir ettiğin güzelliklerinle büyülediğin köşelerini şiir yazdıran gecelerini özledim...
Yine geleceğim.
Yine gezeceğimm bütün özlediğim köşelerini...
Özledim seni İstanbul...


Son İstanbul gezim...

***

Merhabalar mutlu günler ve mutlu pazarlar olsun hepimze...


Sezen Aksu...
İki Gözüm seneler geçiyor...
Diyor dinleyelim...

14 Mart 2015 Cumartesi

Huzurlu Geceler...


Tatlı rüyalar hepimize...

Gülay' dan ninni gibi bir şarkı dinlerken uyku gelecek sanırım...


İyi geceler...

Tıp' ı Değilmiş Canım Üstelemeyin...


Başlığa bakınca hemen aklınıza tıp eğitimi almayacakmış, tıpı kazanmamış gibi bir şey gelmesin.
Konu fena halde farklı...

Yıllar önce kaybettiğimiz bir akrabamız söylemişti bu sözü...
-Tıp' ı Değilmiş Canım Üstelemeyin...
Konu biraz sarpa sardı gibi hemen anlatayım efenim...

***
Yıllar önce bir akrabamızın oğlu yurt dışında çalışırdı.
O zamanlar yurt dışının bir forsu, bir havası vardı.
Bu akrabamız da yazları özel yabancı plakalı arabasıyla gelir pek bi havalı gezerdi memleketi.
Anacııının yıl boyu oğlu için kız arama çalışmaları olur yaklaşık yedi bilemedin sekiz kızı planlar oğlu gelince de hepsini bir bir gösterirdi.

Galiba seksenli yıllardı ben de pek hatırlayamıyorum ya sekseniki ya da seksenüç...
O yıl kendine aldığı spor bir arabayla geldi havalı abimiz Hollanda' dan... :)))
Annesi bu sefer kararlı oğlunu illaki o yaz evlendirecek yine kızları sıraladı görüştürmek üzere gittiler.
Ama gidilen, görülen tanışılan kızların tümü de sarışın :) ben sarışın bir hanım istemiyorum esmer istiyorum diye tutturmasın mı? :))))
E büyük Teyze var ona karşı da illa esmer olacak diye de konuşamıyor. O zamanlar büyüklerden utanılır söylenemezdi böyle şeyler...

-Tipim değil!!! demiş bulunmuş. (Şimdinin elektriği gibi bir şey bu galiba)
Ahahahaaaaaaaaaaa...
Yaşlı Kadıncaazın (yarım duyan kulağı ile nasıl algıladıysa artık)  bize anlatımı şöyleydi...

-Tıp' ı Değilmiş Canım Üstelemeyin...

:))))))))

***

Hiç ilgisi yok konuyla ama Tıp demişken:

Tıp bayramı bütün doktorlarımıza iyiliklerle gelsin gerçekten bayram tadında olsun...

:P